Lotus Domino ile tanıştığımda yıl 2006 idi. Türkiye’nin en büyük entegratör firmalarından birinde çalışırken Turkcell ve Avea adına BES ( Blackberry Enterprise Server ) kurulumları yapıyorduk. O zamanlar Lotus kullanan firmalar yoğunluktaydı. Arayüzü Exchange Server’dan sonra biraz garip gelse de kısa sürede takdirimi kazanmayı başarmıştı.
2005 yılında Exchange 2003 eğitimleri veren biri olarak, Lotus’a karşı bir önyargım ve yabancılığım olması gerekirdi lakin öyle olmadı. Lotus Domino’yu her geçen gün daha da sevdim. Belki büyük bir talih sonucu bir sonraki çalışma durağımda e-posta çözümü olarak Lotus Domino ve Lotus Notes kullanılıyordu.
Daha sonra Lotus Domino Sistem Yöneticiliği eğitimi aldım ve Lotus Domino ile ilgili daha yakın çalışma planları yaparken 3 sene sonunda başka bir firmadan ciddi bir teklif aldım ve yönetimle bunu paylaştım.
Öncelikle bir Lotus Domino Yöneticisi bulmak lazım geliyordu. Günlerce araştırdık ama Lotus Domino ve üzerindeki uygulamaları hakkıyla yönetecek birini bulamadık.
Daha sonra Yönetimin talebi ve tavsiyesi ile Exchange 2010’a dönüş sağladık. Lotus Domino üzerindeki uygulamaları ise Dynamics Nav üzerine taşıdık.
Hayatımda Lotus Domino’dan başka birlikte çalışmaktan keyif aldığım bir yazılım daha yoktur.
Gelelim yazının başlığına;
Bu güne kadar gerek Sunucu tarafında gerekse farklı yazılımlarını kullanarak yakın çalıştığım firmalardan biri olan IBM, maalesef satınalma yoluyla edindiği bazı yazılımların gerektiği kadar satış/pazarlama ve reklam tarafını iyi yönetemiyor.
Hayatı boyunca Lotus’un adını duymamış son kullanıcı Outlook diye tutturunca maalesef bu sistem veya departman yöneticilerinin omuzlarında bir yük oluşturuyor.
IBM’de ki hiyerarşiden kaynaklandığı düşündüğüm hantallıktan ötürü eğitim/satış/pazarlama alanlarında ciddi eksikliklerin bulunması sebebiyle ciddi bir mail çözümü gözümüzün önünde eriyip gidiyor.
Bunun önüne geçmek için IBM derhal Lotus Domino’yu, bu işin hakkını verecek bir firmaya satmalı ve Lotus’u sevenleri daha fazla çileden çıkarmamalıdır.